19 Şubat 2012 Pazar

Düğün'e gittiniz mi?


Bu akşam sonunda birkaç zamandır merak ettiğim Düğün'e gidebildim. Oyundan oldukça memnun kaldım, kesssinlikle tavsiye ediyorum.

Oyunun konusu şöyle tarif edilmiş, "“Düğün”; tatlı bir yaz akşamında, İstanbul’da aile yadigârı bir köşkün mutfağında telaşla sürmekte olan bir düğün hazırlığı ile açılıyor. Gelinin törene geç kalmasıyla başlayan aksilikler, farklı aile yapılarından kaynaklanan zıtlıklarla giderek trajikomik bir hal alıyor ve mutfak, yıllardır görülmemiş hesapların açıldığı bir mekâna dönüşüyor. Bahçede düğün devam ederken mutfakta kadınlar kendi hikâyelerini anlatıyor, anlattıkça birbirleriyle ama aslında kendileriyle “kim oldukları” gerçeğiyle yüzleşiyorlar ve hayal kırıklıkları, geçmişte yaşanmış acılar, büyük aile gizleri ortaya dökülüveriyor."

Öncelikle, oyunculuklar süper. Zaten Güler Ökten, Zerrin Sümer, Tilbe Saran ve Şebnem Sönmez gibi usta oyuncular ile Eda Çatalçam, Evren Ercan, Serpil Göral ve Maria Akgüllü gibi genç kuşak oyuncular rol alıyor. Oyunculuklara söylenecek bir kusur yok. (Bana yalnızca Kaynana'yı rolünde şive biraz fazla abartı gibi geldi, zaman zaman ne dediğini anlayamama gibi bir sorun oldu ama bu da minik bir kusur ;))


Ben nedense, nasıl bir anlam çıkardıysam artık, oyunun konusunu okuyunca bir komedi beklemiştim. Evet, yer yer espriler var ve insan gülümseyerek izliyor ama bana kalırsa bu oyunda baskın öğe dram. Benim o anki duygusallığım tutmuş da olabilir ama ben oyunu sık sık gözlerim dolarak izledim, neredeyse ağlayabilirdim bazı sahnelerde. Ama bir nükte, espri devreye giriyor insan gülümseyerek izlemeye devam ediyor.

Tabii şöyle bir sorun da var, bu oyunda asil, terbiyeli, köklü, çağdaş ailenin zıttı olarak sonradan görme, Anadolulu, muhafazakar geleneksel aile tam günümüz şartlarına uymamış. Yani, 2000'lere kadar bu oyun böyle portre edilebilirdi belki ama günümüzde bu aile, yine sonradan zengin olmuş ama hanımı ve kızı türbanlı daha "dindar" bir aile olsa belki daha uygun düşermiş.

Bu arada oyun tek taraf üzerinden ilerliyor gibi gözükse de insanı iki ailenin bakış açısından baktırmayı da sağlıyor oyunun sonuna doğru, ki bu da önemli bir nokta.

Tek negatif yan, oyundan bağımsız olarak Kozzy'deki Gazanfer Özcan-Gönül Ülkü Tiyatrosu'nun akustik yetersizliği oldu. Oyuncuların sesleri yer yer zor duyulabiliyordu.
Fakat Kadıköy Belediyesi muhteşem bir iş çıkarmış Kozzy ve Kozyatağı Kültür Merkezi ile, bunu da bir sonraki yazıda yazacağım.

Eğer güzel bir tiyatro oyunu izlemeyi arzuluyorsanız "Düğün" güzel bir seyir sunuyor, pişman olmazsınız diye düşünüyorum.

FYI notu: Bu arada, 48. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde “Zenne” filmiyle “En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu” ödülü kazanan Tilbe Saran aynı zamanda oyunun yönetmeni.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder