1 Mayıs 2013 Çarşamba

Emek Sineması ve diğerleri

Emek Sineması'nın yıkılacak olmasını cidden üzülüyorum! Sadece Emek de değil, o görkemli devasa Cercle D'Orient binasının yıkılacak olmasına da... Evet yeniden yapılacak falan ama yerine yapılan aynı şey mi olacak ki? Bakınız bitişiğindeki Demirören AVM adlı ucube de sözde yeniden yapıldı ama dış cephesinin hafif "andırması" haricinde eski haline nesi benziyor ki? Ayrıca bir binayı korumak/restore etmek adına yıkıp yeniden sıfırdan yapmak kadar saçma bir mantık ben hiçbir yerde duymadım!

Serkldoryan (Cercle D'Orient) Binası yenilenmek yerine komşusu gibi orijinalliğini ve tarihi özelliğini kaybetmek üzere son günlerini sayıyor. (foto kaynak: mimarizm.com)

Avrupa ülkelerine, şehirlerine gittiğimizde hep öykünürüz o şehirlere "ne de güzel korumuşlar", "ay her yer tarihi ne hoş", "keşke bizde de şehirler böyle olsa" falan diye. Oysa bizim şehirlerimizin, hele İstanbul'un, Avrupa'daki hiçbir şehirden aşağı kalır yanı yokken hatta zaman zaman fazlaları bile varken; İstanbul'da ve diğer şehirlerimizde bu kültürel zenginliği koruyamamış olmak ve hala daha koruyamamak çok üzücü.

Mesela Paris'e gittiğimizde bir kafeyi gösterirler, derler ki işte Balzac bu kafede otururdu, başka bir şehirde yok Hemingway hep burada takılırdı, yok şurada Simone de Beauvoir, yok burada Mozart.. Bizde ise bir avuç kalmış yer de art arda gidiyor.

Emek Sineması gibi görkemli ve tarihi bir salonun yıkılacak olması ve sonradan bir alışveriş merkezi kompleksi içinde en üst kata taşınacak olması tam bir Zihni Sinir Projesi! Bunu Avrupa'daki bir şehir planlamacıya anlatsak şok içinde dinleyeceğini düşünüyorum.

Olay sadece Emek Sineması değil; olay, kültürümüzde tarihe verilmeyen önem. Bakınız fotodaki yer; bir dönemin meşhur, artık bir popüler kültür tarihi ikonu olmuş, nice meşhur ismin doğduğu yer Maksim Gazinosu! Görkemi çalınmış ve bir otoparka dönüşmüş! (foto: djoulz.blogspot.com)

Olay sadece Emek Sineması da değil; bakın Demirören'in yerindeki bina, bakın Maksim Gazinosu ve Taksim Sahnesi olan tarihi Majik Sineması'nın yerine planlanan 17 katlı otel, bakın bi ara AKM için planlanan projeler, en son Gezi Parkı'nın yerine Topçu Kışlası yerine AVM ve rezidans yapılacak olmasının açıklanması vs vs vs. Bu şehirde durmaksızın süren bir şantiye var ama bu şantiye şehrin yeni yerleşimlerinde yeni projeler yapmak için oluşturulsa da, keşke şehrin tarihi kısımlarını sadece korumakla uğraşsak, turistik açıdan cazip kılmaya çalışsak. Beyoğlu'nun kültürel kimliğini yitirip, şehrin sıradan bir alışveriş bölgesine dönüşmesine tanık olacak olmak üzücü.

Hadi bunları elden çıkarmayı kabullendik diyelim, bari keşke Cercle D'Orient ve Emek Sineması son olsa.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder